Güncelleme: 17.Kasım.2019, 20:34
1
LeoparGS Üye
LeoparGS
Üye
Üye No: 26
Mesaj Sayısı: 1,290
Tecrübe Puanı: 19
Yer: İstanbul
Muhammed’ül Emin (Naat-Şiir)
Muhammed’ül Emin
Ey Hasretle Beklenen Kahraman!
Gözler umutla doldu, doğumun Kutlu Doğum oldu
Kainat gayesini buldu, her taraf rahmetle, bereketle doldu
Beş yüz yetmiş bir de Mekke-i Mükerreme’de doğdun
O günden beri alemi , Sonsuz Nur’ la doldurdun
Şairlerin dilinde pınarsın, yağmur, su ve gül
Rahmetinle, bereketinle bu fakirine de bir gül
Yetimdin, Garibdin Sahibi Hakiki, hep sahib oldu sana
Bebekliğinde Halime, gençliğinde Hatice, talib oldu sana
Ahde vefada eşin yoktu, emanette oldun emin
Mekke’de meşhurdu ismin, Muhammed’ül Emin
Ticarette sağlamdın, kervanların gözdesi oldun
İtibarınla, Tüccar Dul Hatice’nin, ticari vekili oldun
Yirmi beşindeydin evlenince, yakışıklı, güçlü,ve çok özel
Kırkındaydı Hatice, Seni bulunca zengin, asil ve çok güzel
Haksızlıkları Önleme Cemiyeti’ ne daha gençliğinde girdin
Hacerül Esved için Hakemdin, mübarek hırkanı yere serdin
Derken ikram etti Seni, tüm beşere Cenabı Rabbül Alemin
Ahlaka fazilet , nimete bereket, alemlere Rahmetsin El Emin
Hira Mağrası’ nda Cebrail dedi “Rabbininadıyla oku!”
Okudun da bir anda küfrün bağrına saldınsanki nur oku!
Kadın, mal, makam verdiler, davandan dönmedin
“Güneşi, Ay’ı da verseler, vazgeçmem asla” dedin
Senin Hak yolun insanlığa, müjdelerle doluydu
Hizmet dolu, aşk dolu, kardeşlikle doluydu
Risaletinle köleleri, zayıfları, kadınları, karanlıktan kurtardın
Top yekün insanlığı dalaletten, cehaletten aydınlığa çıkardın
Arkadaşlarında, sadakat, adalet, cesaret ve cömertlik vardı
Ebu Bekir, Ömer; Osman, Ali ne güzel yardı, her özellik vardı
Sohbetinle şenlenenler, oldular bir bir mümin
Yalandan, nifaktan kurtulup, oldular hepsi emin
Hayatın işkence, tehdit ve takiple doluydu yılmadın
Yıllarca boykot oldu, hanene hüzün doldu, yıkılmadın
Kabe’de başına deve işkembesi koydular, sabrettin
Başını yarıp, dişini kırdılar, sen yine de affettin
Dedin “Allah’ım beni bilmiyorlar kavmime hidayet et”
Anlamıyorum bu ne merhamet, anlayamaz beşeriyet!
İnsanların hidayetine düşkün, müminlere çok şefkatliydin
Yaşlılara hürmetli,çocuklara, zayıflara oldukça rikkatliydin
Nasipsizler Mekke’yi, Taif ‘i tamamen sana dar etti
Ne gam, her şeye kafi Rabbin, kulunu Mirac’a davet etti
Mirac’tan şevkle ümmetine döndün, hemen Hicret kararı aldın
Ebu Bekir’le Sevr Mağrası’na sığındın, sonra Medine’ye vardın
Sana tuzak kuranların boşa çıktı, tüm tuzakları
Ümmetine yaz ettin kışları, yakın ettin uzakları
Ali, canını yoluna feda etmekle, oldu Haydarı Kerrar
Arkanda er olanlar, aleme oldular en büyük Serdar
Rab; “Yerde ve gökte ne varsa, hepsi Allah için ordu” buyurdu
Seni mağarada korumak için örümcek ağ, güvercin yuva kurdu
Veda Dağından görününce tüm Yesrib sana koştu
“Geldi istikbalimizi aydınlatacak ebedi nur” diye coştu
Yesrib’in içinde çöktü bir mübarek yere ,kutlu deven Kusva
“İşte burasıdır Mescidi Nebi’nin yeri “deyip vuruldu kazma
Yerleşince Yesrib’e ; cami ve okul yapıp, eğitime önem verdin
Sonra da hemen; siyaset, ticaret ve diyalog faaliyetlerine girdin
Artık Yesrib sıradan bir şehir değil, Medine olmuştu
Medeni sayılabilecek ne varsa, hepsi oraya dolmuştu
Seninle diz dize olabilmek için, Akabe’ler aştılar
Sahabe, Ensar, Muhacir olup, kardeşçe anlaştılar
Kutsi mesajında, temel hakla, evrensellik vardı
Akıl, can, mal, namusla, din dokunulmazlığı vardı
Etrafına ilim dağıttın, bir de izzet, tevazuyla, adalet
Medeniyetinde öne çıktı çalışma, doğrulukla, ticaret
Seninle müşerref olanlar, cihana oldular alim
Ahlakınla ahlaklananlar, oldular halim, selim
Nice padişahlar bile, gönülden hizmetçi olmak isterdi
Uzaktan yüzünü görenler “Bunda yalan olmaz “derdi
Yüzünü nasıl resmedeyim acizim, Aişe’nin Gülü,Sevgili
Gül Yüzlü, Güleç Yüzlü, Ay Yüzlü ,Nur Yüzlü Sevgili
Akılları seviyesinde, insanlara hitap ederdin
Köylü, kentli, zengin, fakir gönüllere girerdin
Üzerindeki elbiseyi dahi,”ne güzelmiş” diyene giydirirdin
Öylesine cömerttin ki, mü’minlere, hatta canınıda verirdin
Kutlu yolunda Sıddık, Şehit ve şahit fedailerin vardı
Anasını, yarini, diyarını , uğrunda feda edenlerinvardı
Cevherin kadrini bilip, bir potaya alırdın
Yeteneğine göre kişileri bir kadroya alırdın
Kabiliyetleri bir bir keşfedip, işi ehline güvenle teslim ettin
Bilal’i müezzin, Halid’i komutan, Zeyd’i Vahy Katibi ettin
Çözdün sosyal sınıf farklarını insan olma payesinde
Bitirdin ahlaki çöküntüyü, Müslümanlık sayesinde
Nice Kayserler , Kisralar sana düşmandı, hasımdı
Sıfatın Hatemül Enbiya, künyen Ebu’l Kasımdı
Yardımcın Allah’dı, kazandın pek çok zaferi fethi
Bedr, Uhud, Hendek, Hayber helede Mekke’nin fethi
Ne müthiş bir cesaret, ne büyük bir kaamet
Fars, Pers, Kisra hepsine de, ettirdin hayret
Tereyağdan kıl çeker gibi, problemleri çözerdin
Sözün, özün ne güzeldi, söylemeden süzerdin
Ümmetine gelecek sıkıntılara paratonerdin
Bir tehlike sezdin mi, hemen imha ederdin
Tüm müşkiller hallolurdu, dilinle ey Habibi Mücteba!
Onulmaz yareler çare bulurdu, elinle ey Tabibi Kibriya!
Halin delil, fiilin delil, sözün delil, özün Halil’di
Kardeşin Ashab, sırdaşın Rab, arkadaşın Cebrail’di
Bir işi yapmadan önce istişare ederdin, mütefekkirdin
Karar verince de artık geri dönmezdin, mütevekkildin
Müjden verilmişti ta ezede,
övülmüştün en Yüce’lerde
Adın vardı dillerde, yadın vardı
illerde, kokun vardı güllerde
Tevrat’ta Ahyed, İncil’de Ahmed der Allah
Kur’an da Muhammed ‘sin ya Rasullallah
Seninle olanlara huzur verdin, canlarına can
Sadece dünyalarına değil, ahiretlerine de şan
İnsanlık için vardır sende, en güzel örnekler
Yetim, garip, sahip, lider ve en son peygamber
Mucizenle Şakkı Kamer, İsra ve Mirac yaptın
Arapları tarihte ilk defa, bir cihan devleti yaptın
“Bildiğimi bilseydiniz, çok ağlar az gülerdiniz” buyurdun
Dünyanın eğlence değil, hizmet yeri olduğunu duyrdun
“Emrolunduğun gibi dosdoğru ol“ fermanı geldi
İlahi emir sanki başını ağartıp, yüreğini deldi
Geceleri iki büklüm idin, gözüyaşlı Allah’a yönelirdin
“Ümmeti ümmeti” der inler, Rabbinden müminleri dilerdin
Harimine girenler, buldular hep sende emnü eman
Nice Vahşi’ leri, cahilleri “yıldızlar gibi” etti sana iman
Temizlikte, müslümanlara “bir benek” gibi, farkedilmeyi söylerdin
Doğayı sever, kıyamet koparken dahi, fidan dikmeyi emrederdin
Bir köpeğe su içiren günahkarı, cennetle müjdeledin
Bir kediyi öldüren dindara;” cehennemliktir” dedin
Senin uğrunda can verenler, Ebedi Hayat buldular
Hamzalar, Hubeyb’ler, Musablar hepsi şehit oldular
Mekke’den çıkarılınca oldun mazlum ve mahzun
Yeniden feth edince, gayet mütevaziyidi, özün, yüzün
Girince Beytullah’a okudun ayeti “Hakk geldi batıl yok oldu”
Atan İbrahim gibi , putlar hamlenle hemen yerle bir oldu
Her şey sana emanetti sen ki, Muhammed”ül Emin
Emaneti bütün ağırlığıyla, sonra ümmetine verdin
Veda Haccında Kitabullahı ve sünnetini bıraktın
Kutsi Emanet’lerle ümmete, sorumluluğu hatırlattın
Güzeller seni görünce hicab ettiler, Ey İki Cihan Güneşi!
İnsanlığın en mükemmel rehberi, Ezvacı Tahirat’ın eşi
Işık arayanlar sende güneş buldu,
ücretleri ihlas oldu
Hastalıklar şifa buldu, hayat duruldu,
beşer kurtuldu.
Sana tabi olanlar buldular ikliminde hikmet, hidayet
Yıktın Cahiliye’yi ,bir anda getirdin Asr’ı Saadet
“Kim Muhammed öldü derse, boynunu vururum” dedi Ömer
Ey Sevgili!, sevgin insanı ne edermiş, anlamak için yeter
Alemlere Rahmettin belli, yerin Makamı Mahmud
Havzı Kevserden ümmetine, elinle su içirecek Mabud
İltifatına ermek, yaran olabilmek ne büyük servet
Ehli Beyt’ine, ümmetine sonsuz yümün bereket
İşte iklimin buydu yad edemem adını, tadını
Ne söyleyim, nasıl anlatayım namını, şanını
Seni övmek ne mümkün ,şefaatına ermek ne paye
“Ümmetim” dediklerinden olabilmek bu fakire gaye
Mücrimlerine et şefaat ne olur ey Kaanı Kerem!
Minnet, Rahmet, Salavat sana ey Nebiyyi Muhterem!
Altı yüz otuz iki de Medine de irtihal ettin Darı Beka’ya
Yüzünü, gönlünü çevirdin Refiki Ala, Zül Vefa ‘ya
Mekanın cennet bahçelerinden ,en güzel Ravza
Yeri, Aişe’i Müberra’nın evi Kubbe’yi Hadra
Sonsuz Salatu Selam olsun ey Rasulü Ekrem!
En Muhterem!
Bir ben değil, meleklerle cinler de der Sallallahu
Aleyhi Vesellem!
Doğan Taşcı
herkul.org